MİLLİ GELİR VE POLİS MAAŞI

Son günlerde sosyal medyada ve ulusal medyada lüks yaşantılar, kara paralar, fonlar ve kahveye bile altın tozları atanlar sürekli gündem olmaktadır. Ülke milli gelirinden faydalanan sosyal sınıflar arasındaki uçurum gün geçtikçe artmakta, kolay para kazananlar ülkenin kaymağını yerken ülkenin asli unsuru olan halk ise zorlu yaşam koşulları ile mücadele etmektedir.

Emniyet teşkilatı da ülkenin ekonomik anlamda alt sınıfında bulunan ailelerin çocukları olarak dünyaya gelmekte ve emniyet mensubu olarak bulunduğu teşkilatın zorlukları yanında bir de ekonomik zorluklarla boğuşmaktadırlar.

Emniyet mensupları özellikle büyükşehirlerde kira, yol, yemek, çocukların okul, giyim, beslenme ve diğer masraflarını karşılamak konusunda büyük sıkıntılar yaşamaktadırlar. Ülkenin az bir kesimi milli gelirin çoğunluğunu alırken, geriye kalan çoğunluk ise yoklukla ve zorlukla boğuşmaktadır.

Bu durum akla “Allah’ın on pulunu bekleye dursun on kul, bir kişiye tam dokuz, dokuz kişiye bir pul” sözünü getirmektedir. Emniyet mensupları da 1 pulu bölüşen 9 kuldan biridir. 9 pulu alan 1 kul ise bu teşkilat mensuplarına “polislik mesleği maaş mesleği değildir. Maaş için çalışan bir dakika durmasın” diyerek akıl vermekte ve polisleri adeta kendi işçisi gibi görmektedir. Bu zihniyet ülke zor durumdayken ortada gözükmemekte, kaymağını yerken de en ön safta yer almaktadır.

Emniyet mensupları olarak, nasıl ki ülke zor durumdayken en önde yer alıp külfeti yükleniyorsak, ülke kaynakları bölüşülürken de kaymağı başkasının yemesine itiraz ediyoruz. Ülke kaynaklarının bölüşümü adil ve hakkaniyetli olmalıdır. Emniyet mensupları maaşlarının asgari ücretle eşitlenmesi ve maaşlarının erimesine son verilmesin talep ediyor. İnsanca çalışmak ve insanca yaşamak istiyor. Vatanın bekçileri olan emniyet mensuplarına bu hakları çok görülmemeli, insanca yaşam ve huzurlu bir çalışma ortamı sağlanmalıdır.

Similar Posts

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir