Faruk Sezer: “Her İntihar Bir Cinayettir” Dedi. EGM Açıklama Yaptı

Yaşanan intiharların ardından Polisin Sesi Platformu olarak dile getirdiğimiz Emniyet Teşkilatındaki intihar konularını gündeme taşıdık. Birçok sosyal medya kullanıcısı tepkisini dile getirdikten sonra, Emniyet Genel Müdürlüğü bir basın açıklaması yaptı.

“PERSONEL MOTİVASYONUNU ARTIRMAK İÇİN PİKNİK, YEMEK, GEZİ GİBİ ETKİNLİKLER YAPIYORUZ”




Emniyet Teşkilatında büyük deprem! Son 30 saat içerisinde 5 polis memuru intihar etti, 4 polis memuru hayatını kaybetti. 1 polis memurunun ise tedavisi sürüyor.



Emniyet-Sen Genel Başkanı-Polisin Sesi Platformu Sözcüsü Faruk Sezer’in Space Yayınının Tamamını Dinlemek İçin Tıklayın

Son 30 saatte 5 polis memurunun intihar etmesi ve son olarak 5 Ekim günü İstanbul Emniyet Müdürlüğü içerisinde bir polis memurunun intihar etmesi sonrasında; emniyet teşkilatındaki intihar konuları gündem oldu. Twitter’da #polislerintiharediyor tagı açan kullanıcılar, kısa sürede tepkilerini belirten içerikler oluşturmaya başladı. Emniyet-Sen Genel Başkanı Faruk Sezer ise konuyla ilgili tweetler atarak, Twitter Space yayınında çarpıcı açıklamalarda bulundu:

“Borcu vardı, yok efendim psikolojik sorunları vardı, yok efendim sarhoştu, yok efendim gönül ilişkisi vardı, yok efendim ailevi problemleri vardı. Diyerek insanları kategorize etmeyin artık. Yani bunun bir derini var işte, bunun bir derini olduğunu Allah’ta biliyor, kul da biliyor. Hepimiz biliyoruz; bunun bir derini var. Hepimiz biliyoruz ki, aslında her intihar birer cinayet. Kim diyorsa ki hayır yalan, gelsin hesaplaşalım”

“BARDAK MESLEĞE GİRDİKTEN İTİBAREN DOLMAYA BAŞLIYOR”

“Yıllardır söylüyorum bunu: evet intihar bir borçtan olabilir, evet intihar bir psikolojik sıkıntıdan olabilir, evet intihar gönül ilişkisinden, sarhoşluktan, ailevi problemden olabilir. Ama bunlar o bardağı taşıran son damlalardır. O bardağı dolduran binlerce sorun yaşıyor bu meslek mensupları. Çalışma şartlarından tutun, çalıştığın yerdeki baskıya kadar, huzursuzluğa ve düzensizliğe kadar bu teşkilatta damla damla bardağımız doluyor. Mesleğe girdiğiniz andan itibaren bardak dolmaya başlıyor. Kimisinin bardağı çabuk doluyor, kimisinin bardağı geç doluyor. Kimisinin bardağı dolar dolmaz, Allah etmesin işte bir şeyler yapıyor! Kimisi gidiyor, bardağı bir yerde boşaltıyor. Ama bu teşkilatın mensupları envai çeşit zulümle karşı karşıya kalıyor. Bu zulüm meslektaşın zulümü de olabilir, bu zulüm amirin zulümü de olabilir. Bu zulüm görevin baskısı da olabilir.”

“ARTIK DÜĞÜNLERE BİLE POLİS GÖREVLENDİRİLİYOR”

Her türlü mahalle maçına polislerin görevlendirildiğini belirten Sezer, artık düğünlerde bile polislerin görevlendirildiğini aktardı.

İntihar eden polis memuru E.S.’nin hayatını kaybetmesinin ardından İstanbul Emniyet Müdürlüğü bir basın açıklaması yapmıştı. Faruk Sezer, basın açıklamasını şu şekilde değerlendirdi:

“İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün yayınladığı basın açıklaması ne kadar sakil, ne kadar acı, olayın kendisinden daha acı! Bırakın ölene bir saygınız olsun bari. Boş bir odada bilmem nerede, kamera kayıtlarını gösterin kardeşim! Boş oda mı değil mi görelim. Boş odada olduğunu ispatlayın, ama ne gam. Ölen öldüğüyle kaldı, kamera kayıtları sizin elinizde, ne yazarsak yerler! Yazıdaki dilin kötülüğü, oraya daha çok takıldım. Alelacele yazılmış çünkü, hemen yazın bizim üzerimizden atın mantığıyla yazılmış. Yazı kelime ve harf hatalarıyla dolu, ciddiyet yok, yalan var yanlış var.

“BU TEŞKİLATIN EMEKLİSİ BİLE GİTMEK İSTİYOR”

“Yahu tamam hadi çalışan mobbing, baskı yüzünden; peki emeklisinin ne derdi var? Yahu işte bardak yeni doldu. Kimisinin bardağı hemen doldu, kimisinin bardağı da emekli olduktan sonra doluyor işte. Ama o meslekte dolan bardak, emekli olunca bir yere boşalmıyor. O damlayla birlikte götürüyorsun, küçük küçük bereler oluşuyor içinde, sıkıntılarla birlikte emekli oluyorsun. Gün geçmiyor bir emekli canına kıymasın. Çalışırken aldığın maaş yarı yarıya düşüyor, kimse ilgilenmiyor. Öyle bir ülkede yaşıyoruz ki, hala 2.500 TL emekli maaşı alanlar var. Kimsenin de umrunda değilsin, çünkü sen sadece hizmet ettiğin müddetçe, hem de sadakatle hizmet ettiğin müddetçe; devlete değil ama! benim çıkarıma sadakatle hizmet ettiğin müddetçe, benim için değerlisin. Ve bu, bugün değil; yıllardır böyle. Hangi iktidar gelirse, ona sadakatle bağlanmanı aksi takdirde sana dünyayı dar edeceğini söyledi ve sadakatle bağlandın.”


Emniyet-Sen Genel Başkanı-Polisin Sesi Platformu Sözcüsü Faruk Sezer’in Space Yayınının Tamamını Dinlemek İçin Tıklayın


“BU BASIN AÇIKLAMASINI KINIYORUM, KABUL EDİLEMEZ!”

İstanbul Emniyetinin basın açıklamasıyla ilgili sözlerine devam eden Sezer:

“Ben kınıyorum, kabul etmiyorum bu açıklamayı geri çekmeleri lazım. Yarından itibaren, başta İstanbul İl Emniyet Müdürü olmak üzere, intihar eden polis memuru E.S.’nin intihar notundaki ismi yazılı olan kişilerin de görevden el çektirilmesi lazım. Bu kadar olmaz, bugün Allah yok belki! ama yarın Allah var. Yiyin efendiler yiyin dediği gibi, ölüm yokmuş gibi, istediğiniz zulmü yapın efendiler yapın. Ama şunu unutmayın; ÖLÜM de var. Ben Allah’a inanıyorum, ahiret gününe de inanıyorum. O günün çok sert geçeceğine de inanıyorum.”

INDEPENDENT’e röportaj veren Faruk Sezer açıklamaları şu şekilde:

Sezer, son 5 intiharın 30 saat içinde gerçekleştiğini ve 21 Eylül’den beri intihar eden polis sayısının 7 olduğunu kaydetti.

Faruk Sezer’e göre intiharların önlememesinin temel nedeni “alındı” denilen önlemlerin kağıt üstünde kalması ve pratiğe dökülmediği iddiası.

Sezer, bugüne kadar emniyet teşkilatında takip ettikleri ve yakınlarıyla görüştükleri intihar vakalarının neredeyse hepsinde ortak bir nokta bulunduğunu öne sürdü.

Sezer, “Mesela hiçbiri sebep olarak ‘çocuğum birine aşık olmuştu’ gibi başka bir neden sunmadı. Hepsinde ortak özellik intihar eden arkadaşımızın intiharından önce amir baskısından, aşırı çalışmaktan, çok yorulmaktan şikayet ettiğiydi” dedi.

“Emniyette baskıcı bir rejim var. TSK’da kurallar bellidir. Yani kuralları, köşeleri, kenarları belirlenmiş bir disiplin var. Askeriyede ‘ikinci bir emre kadar çıkış yok’ lafını duyamazsınız. Nöbetçiyse nöbetine kalır yoksa lojmanına, servisine gider. Oysa emniyette böyle bir durum yok. Ancak emniyette mesainin bitmesine 10 dakika kala ‘Tesisten çıkışlar durdurulmuştur, ikinci emre kadar herkes bekleyecek’ lafını ben çok duymuşumdur. Kuralsızlığın ve keyfiyetçiliğin hakim olduğu, her şeyin kişilerin iki dudağı arasında olduğu bir düzen meslektaşlarımızı yıpratıyor. Bu çalışma tarzı da herkesin kaldıracağı bir sistem değil. Kimine kötü bir şey söylersin bunu kaldıramaz kimisi kaldırabilir.”


Emniyet-Sen Genel Başkanı-Polisin Sesi Platformu Sözcüsü Faruk Sezer’in Space Yayınının Tamamını Dinlemek İçin Tıklayın

HALKTV’ye röportaj veren Sezer’in açıklamaları şöyle:

Emniyet-Sen Genel Başkanı Faruk Sezer, son zamanlarda polislerin intihar etmeden önce not, mektup bıraktığını belirtirken “Süreç iyi bir yere gitmiyor. E.S. notunda, ‘Bu teşkilattan daha iyi bir yere gidiyorum’ diyor. Bunlar çok ağır sözler” dedi.

Sezer, E.S.’nin mektubuna değindiği konuşmasında, “Eğer mektupta anlatılanlar doğruysa bu iddiaları araştırdınız mı?” diyerek emniyette intiharların sebepleri hakkında gerekli araştırmaların ve yaptırımların yapılmadığını belirtti.

Emniyetin yönetim sorunu olduğunun altını çizen Sezer, “Bu teşkilatın çağdaş bir kanunla yönetilmesi lazım. 1934’ten bugüne kalan teşkilat kurallarının günümüz şartlarına uygulanması gerekiyor” dedi.

EGM’nin E.S.’ın intiharına dair yaptığı açıklamadaki “Psikologa gitmişti” ifadelerine de tepki gösteren Sezer, “Senin silahını alırım, psikologa gönderirim diyorlar. Psikolog, ‘deli yaftası’ yapıştırmak için kullanılıyor. Yöneticilerin elinden, sınırsız inisiyatifin alınması gerekiyor. Envai çeşit baskı var. Kimisi bu baskıları kaldırabilir ama kimisi kaldıramıyor” dedi.

CUMHURİYET TV’ye konuşan Faruk Sezer:

Polis memuru E.S.’nin intiharına ilişkin Emniyet’in açıklamasını yalanlayan Sezer, teşkilatta yaşananların perde arkasını anlattı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, E.S’nin “Emniyet’teki boş bir odada kendi silahıyla intihar ettiği” bilgisi yer aldı. Ancak Emniyet-Sen Genel Başkanı Faruk Sezer: “İstanbul Emniyeti’nin açıklamasını gerçeği yansıtmıyor” dedi.

Cumhuriyet TV’den Ebru Birçak Edebali’ye konuşan Sezer, E.S.’nin personel servisinde dört kişinin gözü önünde yaşamına son verdiğini öne sürdü.

Similar Posts

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir