ALGILAR VE POLİSİN ELDE ETTİĞİ OLGULAR!
Bugünkü yazımızda Emniyet Personeline Yönelik Algı Yönetimi Uygulamalarını ve Emniyet Mensuplarının Elinde olan olgulara bakacağız!
İlk olarak ABD’de ortaya çıkan bir uygulama olan algı yönetimi, hedef kitlenin duygu, düşünce ve davranışlarını istenilen yöne aktararak yönetme biçimidir. Algı yönetimi, çeşitli toplumsal yapıları istenilen duygu, düşünce ve hareket biçimlerine kavuşturmak ve toplumsal yapıyı daha kolay yönetmek üzere kurgulanır.
Emniyet teşkilatı geçmişten günümüze her siyasal hareketin ele geçirmek istediği önemli bir kurumdur. Hatta ABD istihbarat kuruluşu CİA destekli FETÖ’de emniyet teşkilatını ele geçirerek toplumu şekillendirmek istemiştir.
Şimdi asıl konumuz olan Emniyet teşkilatı mensuplarına yönelik yapılan algı operasyonlarına ve bu operasyonların amaçlarına bakacağız.
Emniyet teşkilatı 360 bini aşkın personeli ile Türkiye Cumhuriyetinde en çok personeli bulunan kurumlar arasında yer alıyor. Emniyet mensupları diğer memurlar gibi sendikal haklara sahip olmadığı için de istek, talep ve şikayetlerini doğrudan iletebileceği ya da talep edeceği bir ortama sahip değillerdir. Bu sebeptendir ki emniyet personeli geçmişten günümüze istediğini almak yerine verilen ile yetinmek zorunda kalmaktadırlar. Bu noktada verilen ya da verilmesi hedeflenen hak ve hürriyetler ise kısıtlı kalmaktadır. Bu kısıtlı hakları da verirken adeta şovlar yapılıyor al gülüm ver gülüm mantığı ile hareket edilerek aslında varlığı ya da yokluğu önemsiz haklar! adeta büyük bir nimetmiş gibi sunuluyor.
İşte algı yönetimi burada devreye giriyor. Mesela; Bölge sistemi diye bahsedilen bir tayin sistemi adeta polislerin hayrına bir iş gibi kamuoyuna açıklanıyor. Ya da 2.şark sistemi ilk getirilirken, doğu illerinde tecrübeli personel olacak algısı ile topluma sunulabilirken “polis maaşları” ulusal basında yüksek meblağlarmış gibi gösterilerek hayat şartlarının da iyi olduğu algısı yaratılıyor. Geçtiğimiz günlerde aynı algı mecliste yaratıldı. İktidar partisinin bir milletvekili mecliste aynı partinin bakanına soru önergesi ile ekonomik sıkıntılar dolayısıyla polislerin yaş haddinin artırılmasına yönelik çalışma yapılıp yapılmadığını sordu. Bakan da böyle bir çalışmanın olduğunu doğrulayarak bu çalışmanın polisler için yapıldığı algısını topluma verdi. Sosyal medyadan bu açıklamalara tepki gösteren polislere de isteyen 55 yaşında emekli olabilir, isteyen devam edebilir tarzında açıklamalar yapılarak tepkinin sönmesi amaçlandı. Geçmişte de promosyon ve bölge sistemi ile ilgili verilen tepkilere istinaden mesleği kutsamaya dayalı ve altyapısında tehdit de barındıran “polislik maaş mesleği değildir. ” açıklamaları da algı yönetimine örnek gösterilebilir.
ALGILAR, OLGULAR VE POLİS TEŞKİLATI!
Kavram karmaşası yaşamamak için öncelikle algı ve olgu arasındaki farka bakacağız. Algı, zihnin bizlere hissettirdiği subjektif bir düşünce boyutu iken, elde olan somut ve objektif gerçeklik ise olgudur.
Bu boyutu ile baktığımızda, emniyet personelinin elde ettiği haklar olgu iken, elde olmayan ve olduğu düşüncesini yansıtan yanılsama ise algıdır.
Emniyet personelinin gece-gündüz, bayram-seyran demeden ve saat mefhumu gözetilmeden çalıştırılmasından tutun da maaşlarının erimesine, sendikal haklarının olmamasına, ek görevlerden ücret alamamasına, baskı ve mobbinglere maruz kalmasına kadar kronikleşmiş sorunlar olgudur.
Yine aynı emniyet personelinin refah ve huzur içerisinde, her türlü haklarının verildiği, geçmişe göre huzur içinde çalışan bir teşkilat olduğu düşüncesi algıdır. Gerçeklikten uzak bu düşünceleri dile getirmek ise algı operasyonudur.
Emniyet personeli algılara ve algı operasyonlarına değil var olan olgulara bakmakta ve baktığında dağ gibi yığılmış sorunlar silsilesini karşısında görmektedir.
Yöneticilerin, özellikle de sorunlardan yeterince haberi olmadığını düşündüğümüz İçişleri Bakanının dolayısıyla siyasal erkin, belirli çevrelerce oluşturulan bu algı operasyonlarına inanmak yerine sorunu bizzat yaşayan emniyet personelinden dinlemesi ve gerçekçi bir çözüm bulması kaçınılmaz bir hale gelmiştir.
Polisin Sesi Platformu olarak, talep edildiği takdirde sorunların gerçekçi çözümü için elimizi taşın altına koyarak her türlü veriyi ilgililere ileteceğimizi buradan duyuruyoruz.