Özel Haber – Polis Ve Bekçi Eşi Olmak
Polis veya Bekçi eşi olmak ne demek? Ne gibi sıkıntılara maruz kalıyor bu insanlar? Gelin bu sorunları hep birlikte bir Bekçi eşinin Sayın Faruk SEZER’in Twitter yayınındaki konuşmasından yola çıkarak öğrenelim.
”Çocuklarımı Kendim Büyüttüm Desem Yeridir.”
Evliliklerinden 2 sene sonra eşi Bekçiliği kazanıyor. Ve bütün sorunlar da bundan sonra başlıyor. Eşinin korkularının başladığı, dışarıya bile çıkmaktan imtina ettiğini söylüyor. Çalışma koşullarından dolayı kendisi ve çocuklarıyla ilgilenemediğini belirtiyor. Öyle ki; ‘’Evlendiğimiz zamandaki eşimle, Bekçi olduktan sonraki eşim arasında dağlar kadar fark var. Aile düzenimiz değişti, çocuklarımı kendim büyüttüm desem yeridir.’’ diyor Bekçi eşi.
Zaten 2 gece çalışıp, geceden çıktığı gün de izinli sayılan bir insan ailesiyle, çocuklarıyla nasıl ilgilenebilir? Baba-anne ilgisinden yoksun şekilde büyüyen Polis-Bekçi çocukları hem eğitim hem de sosyal yaşamında ne kadar başarılı olabilir ?
”İntiharın Eşiğinden Döndü”
Devam edelim Meslektaşımızın eşinin anlattıklarına. Artık boşanma aşamasına geldikleri anda, Bekçi arkadaşımız eşine bazı sıkıntılarını anlatıyor.
Başlarından geçen bir olay var ve bu olay oldukça garip. Bu olay, Bekçi arkadaşımızın bulunduğu birimden farklı bir birimde, çalıştırılmasının kanunen yasak olduğu bir birimde gerçekleşiyor. Rahatsızlanan meslektaşımız palaskasını çıkarıyor ve ayak ucuna eğildiği esnada bulunduğu yere amir geliyor. Meslektaşımıza her türlü şeyi söyleyip, bir tek vatan haini damgası vurmadığı kalıyor.
İntiharın eşiğinden dönmesinin bir sebebi ise; Meslektaşımız bir disiplin cezası alıyor ve bu disiplin cezası sonucunda maaşından belirli bir miktar kesinti yapılıyor. Meslektaşımız kirada oturuyor ve 2 çocuk sahibi. Bir çocuğu ise halen bezleniyor, mama yiyor. Anlayacağınız masraflar büyük. Bu büyük masrafların altında bir de bu disiplin cezası sebebiyle maaşı kesintiye uğrayınca, çocuğuna alması gereken ilacı alamıyor. Ve bu ilacı temin edebilmek için, bir akrabasından borç para almak zorunda kalıyor.
”EŞİMİ KAYBETMEK İSTEMİYORUM.”
Bu anda sonrasını, Meslektaşımızın eşinin laflarıyla bitirmek, olayın vahametini en üst perdeden görmenizi sağlayacaktır. ‘’ O an eşim silahına bakıp bakıp durdu. Belki ben yanında olmasaydım eşim yanlış bir şeyler yapıp, kendi canına kıyabilirdi. Hani ‘damla damla doluyor, sonra da taşıyor’ diyoruz ya; damla bu işte. Ben bu mesleği bırak diyorum, ama borçlarımız olduğu için bırakamıyor. VE BEN EŞİMİ KAYBETMEK İSTEMİYORUM.’’
Bir insanın yakarışı. ”EŞİMİ KAYBETMEK İSTEMİYORUM.” Bu ve bunun gibi bilinen veya bilinmeyen, nice vahim hikayeler. İnsanlar ağır çalışma koşullarına, baskılara, yıldırmalara, mobbinglere maruz kalıyor. Ve tüm bu sıkıntılar ailevi meselelerin altına dinamit döşüyor. Ufak bir sorun varsa bile, bu sorunlar dağlar kadar büyüyor ve sonunda geri dönüşü olmayan şeyler gerçekleşiyor. Tüm şartların düzelerek, güzel günleri görebilmek dileğiyle..