Faslı yolcunun ölümüne neden olan taksici hakim karşısında: ‘’Şahsa zarar verme gibi bir niyetim yoktu, keşke o gün işe çıkmasaydım da böyle olmasaydı’’
Beyoğlu’nda taksiye binmek için el kaldıran Fas uyruklu Jamal Doumane’yi taksiye almadığı, bunun üzerine aracın bagaj kısmına vuran Doumane’yi inip darp sırasında yere düşürerek ölümüne neden olduğu iddia edilen taksici hakim karşısına çıktı. Sanık savunmasında, ‘’Aracın arkasından vurunca olay gelişmiştir. Ben böyle olmasını istemezdim, şahsın ailesinden de özür dilerim. Şahsa zarar verme gibi bir niyetim yoktu, keşke o gün işe çıkmasaydım da böyle olmasaydı’’ dedi.
Beyoğlu’nda taksiye binmek için el kaldıran Fas uyruklu Jamal Doumane’yi taksiye almadığı ve bunun üzerine aracın bagaj kısmına eliyle vuran Doumane’yi inip darp sırasında yere düşürerek ölümüne neden olduğu iddia edilen taksici Doğan Güç’ün yargılanmasına başlandı. İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuklu sanık Doğan Güç ile taraf avukatları hazır bulundu. Duruşmaya vefat eden Jamal Doumane’nin eşi ile kızı da ‘müşteki’ sıfatıyla katıldı.
“Ben böyle olmasını istemezdim, şahsın ailesinden de özür dilerim’’
Duruşmada savunma yapan sanık Güç, olay günü Taksim’de taksici olarak çalıştığını söyleyerek, ‘’Bir yolcum vardı, onu indirdikten sonra devam ettim. Sonra Doumane’yi gördüm, kendisine yol verdim yolun karşısına geçtikten sonra ben seyir halindeyken aracımın arkasına yumruk attı. Ben de bunun üstüne inip aracımı kontrol ettim, aracımın hasar gördüğünü ve bunu neden yaptığını sordum. Bana bağırmaya başladı, ben de kendisini uyardım. Kendisinin alkollü olduğunu düşündüm, önce kendisine vurmadım. Başımı belaya sokmamak için kendimi geri çektim, ben sadece kendimi savundum. Şahıs yerdeyken bile kendisine vurmadım istesem yerde de vururdum. Sosyal medyadan karaladılar beni bu durum da psikolojimi bozmuştur. Mağdurum. İlk hamle vefat edenin kendisinden gelmiştir. Bana İngilizce ile Türkçe karışık küfür etmiştir. Aracın arkasından vurunca olay gelişmiştir. Ben böyle olmasını istemezdim, şahsın ailesinden de özür dilerim. Şahsa zarar verme gibi bir niyetim yoktu, keşke o gün işe çıkmasaydım da böyle olmasaydı. Ben normal, ekmeğinde olan, sıradan bir insandım’’ dedi.
Sanığın savunması boyunca vefat eden Doumane’nin kızı, gözleri yaşlı bir şekilde gülümseyerek savunmayı dinledi.
“Türkiye’den ve mahkemeden adalet talep ediyorum’’
Ölen Doumane’nin müşteki eşi Fatma Doumane ise tercüman aracılığıyla verdiği ifadesinde, 30 yıldır eşiyle evli olduğunu, 3 çocuklarının bulunduğunu söyleyerek, ‘’Biz 11 yıldır Türkiye’deyiz, 11 yıldır ailecek, eşim de dahil hiçbir suça karışmadık. Ne emniyetle, ne hükümetle ne de vatandaşla hiçbir şekilde sorun yaşamadık. Çocuklarım burada okumaktadır. Türkiye’den ve mahkemeden adalet talep ediyorum. Eşim güvenlik elemanıdır, 9 yıldır bir barda çalışırdı. Türkçe bilmezdi, alkol kullanırdı ama kendinden geçecek kadar kullanmazdı. Herhangi bir sağlık problemi de yoktu’’ şeklinde konuştu.
‘’Eşim benim evimin direğiydi’’
İfadesine devam ettiği sırada gözyaşlarıyla sözlerine devam eden müşteki Fatma Doumane, ‘’Eşim benim evimin direğiydi. Maddi, manevi ve psikolojik sıkıntıya düşmemizin nedeni sanıktır. Ailemizin düzenini bozdu. Bu şahıs özetle bizim hayatımızı mahvetti, o günden beri ne gündüz ne de gece uyuyamıyorum. Şikayetçiyim’’ diye konuştu.
‘’Bir babam vardı, aldı elimden’’
Duruşmada vefat eden Doumane’nin kızı ise Türkçe ifade vermek istediğini belirterek, ‘’Ben affetmiyorum, bizim hayatımızı alt üst etti. Bir babam vardı, aldı elimden. Ne yaşayabiliyorum, ne de bir şey yapabiliyorum. Bu arada babamın İngilizcesi yoktu, Türkçesi de yoktu. Sadece Arapça bilirdi. Ben adalet istiyorum’’ ifadelerini kullandı.
Mütalaa hazırlanacak
Ara kararını açıklayan mahkeme, sanık Doğan Güç’ün tutukluluk halinin devamına karar verdi. Dosyanın mütalaasını hazırlaması için Cumhuriyet Savcısı’na gönderilmesine de hükmeden heyet, duruşmayı erteledi.
İddianameden
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, şüpheli Doğan Güç’ün ‘kasten yaralama sonucu ölüme neden olma’ suçundan 8 yıldan 12 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.