4 buçuk tonluk uyuşturucuda İran uyruklu 4 doktorun sırrı deşifre oldu
Tohum yüklü bir tırla yurda sokulan ve “rekor miktarda yakalama” olarak kayıtlara geçen 4 ton 604 kilogram uyuşturucuyla ilgili soruşturmada, zincirin en kilit halkasında 4 İranlı doktor yer alıyor. Şebekenin, İran-Afganistan-Pakistan üçgenindeki “Altın hilal” olarak tabir edilen bölgede üretilen ve yurda İran’dan sokulduğu anlaşılan uyuşturucuyu üzerlik tohumuna emdirdiği ve söz konusu doktorların ise metamfetamini tohumdan ayırma işleminde görevlendirildiği tespit edildi.
Uyuşturucu trafiğinde tonlarca narkotik maddeyi İran üzerinden Türkiye’ye sokan ve buradan da Balkan rotasını takip ederek Avrupa ülkelerine taşımaya çalışan bir şebeke, İstanbul Narkotik Suçlarla Mücadele ekiplerince çökertildi.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, önceki gün yapılan “Narkoçelik-5” operasyonu kapsamında 4 ton 604 kilogram metamfetamin türü uyuşturucunun ele geçirildiğini duyurmuş, olayla bağlantılı 4’ü yabancı 8 zehir tacirinin yakalandığını açıklamıştı.
Balkan Rotası üzerinden Avrupa ülkelerine gidecekti
İran-Afganistan-Pakistan üçgenindeki “altın hilal” olarak tabir edilen bölgede üretilip Türkiye’ye sevk edildiği ve buradan da Balkan Rotası üzerinden Avrupa ülkelerine aktarılmaya çalışıldığı anlaşılan uyuşturucunun izini süren İstanbul Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, büyük bir şebekeyi çökertti.
Üzerlik tohumlara emdirilmiş, binlerce çuval yüklü tırla İran’dan Türkiye’ye sokulan ve “rekor miktarda yakalama” olarak kayıtlara geçen uyuşturucu ile ilgili soruşturmada çarpıcı ayrıntılara ulaşıldı. İran’dan yurda giriş yapan “üzerlik” tohumu taşıyan tırın, çuvallarla dolu tohumları İstanbul’daki 3 ilçede bazı adreslere bıraktığı saptandı. Söz konusu adreslere bırakılan çuvalların bazılarının şebekenin kendi yöntemleri ile kodladığı ve özel işaretli olduğu ortaya çıkarıldı. Bunun üzerine teknik ve fiziki takibi sürdüren polis, Şubat ayı sonlarında İran’ın başkenti Tahran’dan havayolu ile Türkiye’ye giriş yapan 4 yabancı uyruklu zanlının da bu adreslere giriş yaptığını tespit etti.
Kiraladıkları iş yerlerinde “tadilat yapıldığı” görünümü vermişler
Uyuşturucu şebekesinin, bazıları yerleşim bölgesinden uzakta olan ve ilçe merkezlerinde ise tutulan iş yerlerinde “tadilat yapıldığı” görünümü verilen depolarda düzenekler kurduğu anlaşıldı. Çalışmalarını derinleştiren polis, belirlenen adresleri mercek altına aldı, buralara giriş-çıkış yapanları izlemeye tabii tuttu.
Uluslararası uyuşturucu şebekesinin çalışma yöntemi de emniyet güçleri tarafından deşifre edildi, ardından önceki gün İstanbul’un Bahçelievler, Beylikdüzü ve Arnavutköy ilçelerinde 4 adrese peş peşe baskın düzenledi. Zincirleme operasyonda 4’ü İran uyruklu 8 şüpheli yakalanarak gözaltına alındı. Adreslerdeki aramalarda 108 çuval halinde üzerlik tohumuna emdirilmiş 4 ton 420 kilogram metamfetamin, 146 kilogram sıvı metamfetamin, 38 kilogram reçine halde metamfetamin ve 165 kilogram aseton ele geçirildi.
Metamfetaminli tohumlar kriminal laboratuvarda incelendi
Polis, zehir tacirlerinin “doktor” diye tabir ettiği yabancı uyruklu zanlılar tarafından kurulan düzeneklerle “üzerlik” tohumlarına emdirilen uyuşturucunun, emdirildiği yerden çıkartarak sıvı hale getirdiğini saptadı. Polis Kriminal Daire Başkanlığına bağlı birimlerce laboratuvar ortamında incelenen uyuşturucunun, metamfetamin türü bir zehir olduğu kaydedildi.
Uyuşturucu kaçakçılarının en kilit halkasını 4 İranlı doktor oluştururken, suç ağının çalışma yöntemleri de güvenlik birimlerince deşifre edildi. Buna göre şebekenin içinde yer alan ve İran’dan Türkiye’ye özel olarak getirilen 4 doktor, üzerlik tohumuna emdirilmiş metamfetaminleri ayrıştırıyordu.
Zehrin ana üretim yerinin Afganistan, İran, Pakistan üçgenindeki “Altın hilal” olarak tabir edilen bölge olduğu belirtildi.
(SK-SB-