Elbistan’da tarlada vurularak ölen Bülent öğretmenin ailesi, fail ya da faillerin yakalanamamasından şikayetçi
Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde geçtiğimiz yıl Temmuz ayında hasat için gittiği tarlada nereden geldiği bilinmeyen bir kurşunla vurularak hayatını kaybeden matematik öğretmeni Bülent Koç’un ailesi, fail ya da faillerin hala yakalanamamasına tepki gösterdi. Vurulma anında olay yerinde bulunan bir kişinin üzerinde barut izine rastlanmasına rağmen kimsenin tutuklanmadığını belirten Koç’un kız kardeşi Zerrin Erman, kendilerine dava süreci hakkında bilgi verilmediğini de söyledi.
Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde matematik öğretmeni olan ve aynı zamanda çiftçilik yapan 45 yaşındaki Bülent Koç, 2023 yılı Temmuz ayında öğlen saatlerinde hububat hasadı yaptığı sırada kim tarafından ateşlendiği bilinmeyen silahtan çıkan merminin sırtına isabet etmesi sonucu kanlar içinde yere yığılarak olay yerinde hayatını kaybetti. Genç öğretmenin hayatını kaybetmesinin ardından aylar geçmesine rağmen fail ya da faillerinin bulunamamasına Koç’un ailesi tepki gösterdi.
Bülent Koç’un Almanya’da yaşayan ve ağabeyinin davası için sürekli Almanya’dan Türkiye’ye seyahat eden kız kardeşi Zerrin Erman, Bülent Koç’un tarlada vurulduğu esnada yanında 5 kişinin bulunduğunu, 5 kişiden birisi olan H.K.’nın üzerinde yapılan incelemede barut izine rastlandığını fakat olaya ilişkin kimsenin tutuklanmadığını ve 5 kişinin de serbest olduğunu iddia etti. Dava süresince kendilerine veya avukatlarına gelişmelere ilişkin savcılık tarafından açıklama veya bilgilendirme yapılmadığını iddia eden Zerrin Erman, aradan aylar geçmesine rağmen fail ya da faillerin bulunamamasına tepki gösterdi. Ağabeyinin sevilen bir öğretmen olduğunu söyleyen Erman, olayın faili meçhul olarak kalmasını istemediklerini belirtti.
“Ağabeyim biçerdöverci tarafından tarlaya çağırılıyor. Yarım saat içinde vurulma haberi geliyor” diyen Zerrin Erman, “Olay tarlada oluyor. Yanında 5 kişi bulunuyor. 2’si ağabeyimin kendi köylüsü, 3’ü de biçerdöverci. Biçerdöverci ağabeyimi hasadı almaya çağırıyor. Ağabeyim tarlaya gittiğinde biçer tarlada çamurdan dolayı çökmüş. Aslında ağabeyimin tarlasına girilmemiş. Ama biçerdöverci tarafından çağırılıyor. 15 – 20 dakika sonra da vurulduğu haberi geliyor. Vurulma olayı 28 Temmuz’da oluyor. 29 Temmuz’da da, yanında bulunan 5 kişinin adli tıp raporu gelmeden hemen bırakılması çok enteresan. Önce kaza dediler, domuz kurşunu dediler, yorgun kurşun dediler. Bize pek bir açıklama yapılmadı. Bizler kardeşler olarak 3- 4 ay sonra kendimize gelebildik. Bize adliyeden de jandarma komutanlığından da hiçbir açıklama gelmiyor. Sürekli gidip soruyoruz ‘gizlilik kararı’ deyip bizi gönderiyorlar. Avukatlara da açıklama yapmıyorlar. En son adli tıp raporu geldiğinde, yanında bulunanlardan bir tanesinin üzerinde barut izi çıkıyor. Ve bu kişi hala bu süreye kadar soruşturmaya bile çağırılmıyor. Bizler gidiyoruz ama savcı bize hiçbir açıklama yapmıyor, yardımcı olmuyor. Bizim canımız yandı. 22 yıllık öğretmen, sevilen bir eğitmendi. Bu insan kurşunla vuruluyor. Sürecin neden titizlikle incelenip bize açıklamalar yapılarak peşine düşülmüyor? O kişiler neden serbest dolaşıyor, neden soruşturmalara çağırılmıyorlar? Ben suçlamak amacıyla demiyorum ama benim ağabeyim bu insanların yanında öldürüldü. Açık bir alandı. Kurşunun mısır tarlasından geldiğini teyit ediyorlar ama kimin yaptığını söylemiyorlar. Bu olayda her şey çok çelişkili” dedi.
Erman, “Gizlilik kararı deniyor ve bize açıklama yapılmıyor. Ailesi olarak bize ve avukatlarımıza açıklama yapılmamasının nedenini öğrenmek istiyoruz. Bu davada birçok avukat var. Neden gizlilik kararı olduğunu çözemedik. Çok sevilen bir öğretmendi. Kendi parasıyla kimsesiz çocukları okutan bir öğretmendi. Bu öğretmenin olayının faili meçhule çevrilmesini istemiyorum” diye konuştu.